Zemin Durumu, İstinat Duvarları, Konutlar Hakkında Bilgilendirme Raporu

İSTİNAT DUVARLARI HK.

Göksu Evleri Kooperatifi ilk kuruluş döneminde, şu anki mevcut alan içerisinde sadece villa yapmayı planlarken, daha sonra projesine 49 adet apartman ve çeşitli ikiz villa dönüşümleri ekleyerek, yapı adedini 421, bölge hane stoğunu da 1328’e çıkarmıştır. Bu yapılaşma alanı için istinat duvarları ile şevleme çalışmaları yapılmış ve neredeyse her ada ve parsel içerisinde yol ve bina yerleşim aksları boyunca çeşitli yüksekliklerde istinat duvarları inşaa edilmiştir.

1994’lü yıllarda bazı duvarlarda oluşan olumsuzluklar doğrultusunda 1995 yılında, İstanbul Teknik Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi, Geocon Mühendislik ve Geos Geoteknik gibi kuruluşlara teknik incelemeler yaptırılarak istinat duvarlarının durumu ile ilgili raporlar hazırlattırılmıştır. İlgili dönemde söz konusu raporlar ışığında ön görülen noktalarda istinat duvarlarının devrilmeye ve kaymaya karşı güvenlik katsayılarını artırabilmesi için çeşitli yöntemler belirlenmiştir. Bu doğrultuda bazı duvarlar yeniden imalatlandırılmış fakat bazılarında ise yerindeki yapı koşulları doğrultusunda, bir yöntem öne çıkmıştır. Söz konusu yöntem; duvar arakasında payandalar teşkili (kontforlu duvar) takviyesi şekli olarak belirlenmiştir.

Bu aşamalardan sonra ilgili dönemin Yönetim Kurulunda görev yapan aynı zamanda İnşaat Mühendisi olan Gökalp Coşkan katkılarıyla, riskli görülen aralıklarda belirlenen yöntemler doğrultusunda istinat yapılarının takviye işlemleri başlatılmıştır. Oldukça uzun bir süre bu çalışmalara devam edilmiş ve birçok noktada takviye işlemleri gerçekleşmiştir. 1999 senesinde yaşanan büyük deprem sonrası Göksu Evleri içerisinde olumsuzluk yaratan bir duvara rastlanmamıştır. Söz konusu bu takviyeler site genelindeki istinat duvarlarında 2002 yılına kadar sürmüş, sonra birçok duvar yüzeyi bulonlu hale gelmiş ve arka kısımlarına birbirine bağlı keson ters betonarme payanda imalatları yapılmıştır.

Bu uygulamalardan sonra site genelinde çeşitli zaman aralıklarında gözle kontroller yapılmış ve gelen şikayetler doğrultusunda da tespit edilen Begonya Caddesi C36 civarında ve Şakayık Caddesi B66 civarında daha önceden takviye edilmemiş iki duvar aralığı, 2004 ve 2008 senelerinde yeni dönem cihaz ve inşaat yöntemleri ile yenilenmiştir.

2017 yılı içerisinde yüksek istinat yapılarımızın, kritik yerlerdeki durumları periyodik olarak tarafımızdan takip edilmiş, ileride tehlike arzedebilecek yada deplasman hareketleri tespit edilen duvarların takviye şekillerine üniversite öğretim üyelerinin raporları doğrultusunda karar verilerek güçlendirme çalışmaları yapılmıştır. Bu doğrultuda, istinat duvarlarıyla ilgili üniversite hocalarının görüşleri doğrultusunda 6 adet istinat yapısı için güçlendirilmeye ihtiyaç duyulduğu raporlanmış ve üniversite onaylı güçlendirme projeleri çizilerek bölgelerin konumuna göre yapılabilecek en makul öngörülen kuyu perde temeller oluşturulması çalışması yapılmıştır.

Bunlara ek olarak site genelinde, istinat duvarı inşaatı sırasında yüzeylerinde barbakan delikleri bırakılmasına rağmen barbakan deliklerinin su tahliyesi için çalışmadıkları görülmektedir. Yapılan incelemeler yapım sırasında istinat duvarlarının arkasına filtre granüler malzeme doldurulması gerekirken yamaç molozu ve dolgu nebati toprak doldurulması nedeniyle duvar arkasında çeşitli nedenlere bağlı oluşan su gelişlerinin duvar yüzeyinden tahliye olamaması nedeniyle duvarlara zaman içerisinde ekstra yükler getireceği bilinmelidir.

Kaldı ki istinat duvarlarının çoğu arka tarafına denk gelen dolgu içi alanlardan beton künklerden oluşan kanalizasyon hatları geçirilmiştir. Bu hatlar zaman içerisinde tıkandıklarında, farklı dolgu oturmalarından kaynaklı ek yeri ayrılmalarından veya toprak altına inen ve bu kanallara artık bu seneler itibariyle ulaşmaya başlayan yetişkin ağaç köklerinin bu hatları kırarak içinden ilerleyen kanal sularının açığa çıkmasına neden olabilmektedir. Bu durum ile birlikte istinat duvarları arkasındaki dolgu toprak su ile ağırlaşmakta ve duvarı suyun etkisiyle hidrostatik basınç iletimi etkisi ile yormaktadır. Nitekim, sitemiz içerisinde kanal hatlarının su iletimi dışında muhtelif noktalarda etkisi görülen yeraltı doğal su hareketi de bulunmaktadır. Bu serbest sular da dolgu içerisinde olumsuz etkiler yapabilmekte, aynı şekilde duvar arkası yük durumunu arttırabilmektedir.

Diğer taraftan çevresel faktörlere bağlı olarak konut bahçelerine sulama veya yağmur-kar vs. şekilde inen sular, toprak altında bulunan İSKİ ye ait şebeke suyu hatlarının belli zamanlarda arızalanması sonucu serbest su bırakması gibi etkiler de esnasında bir taraftan duvar arkalarına su indirebilmektedir. Barbakanlardan tahliye edilemeyen bu sular zaman içerisinde dolguyu etkilemesinin yanında, duvar yüzeylerine rutubet olarak etkiyerek, kapiler etkiler ile iç demir donatı korozyona uğratabileceği ve betonarme içerisinde yapısal olumsuz etkilere neden olabileceği de zaman içerisinde düşünülmelidir.

Aynı zamanda yukarıda anlatılan nedenlere bağlı olarak, toprak altında tespit edilemeyerek ileri derecedeki bir serbest su hareketi ile dolgu tabakasının doygunluğa ulaşması sonrası, dışarıya deşarj edilemeyen su, dolgu su doygunluğu durumuna göre istinat duvarı temel altına inerek, temel altı zemin profili ayrıştıracak bir seviyeye getirmesi dahi zaman içerisinde düşünülebilir.

Kooperatif genelinde bulunan istinat duvarlarında barbakan delikleri içerisinden duvar kalınlığını geçerek arkasındaki dolguya kadar uzanabilecek delikli galvaniz borular imal ettirilerek muhtelif noktalarda yüksek istinat duvarları arkasındaki suların alınması için barbakan içlerinden arka dolgu içerisine doğru çakma denemeleri yapılmış, anlık olarak birkaç saniye çamurlu su sızıntısı görüldükten sonra ilgili noktalar belirli süre sonra yine pasif hale geçmiş ve bir daha çalışmamıştır.

İstinat duvarları konusunda yukarıdaki rapor kısmında kuruluş aşamasından bu yana yapılan güçlendirme-takviye işlemleri hakkında genel bilgi verilmektedir ki ilk yapım aşamasından sonra bile takviye gören istinat yapılarımız olmuştur. Bildiğiniz gibi her hareket sonrası güncel takibi gerektiren bu yapılar için tümünü kapsayan genel alınmış bir yazılı raporumuz bulunmamaktadır. Sadece gözle tespiti yapılmış ve hareket olan istinat duvarları için yazılı takviye raporları alınmış ve uygulamalar bu minvalde yapılmıştır.

19.04.2015 tarihinde gerçekleşen 2014 yılı Olağan Genel Kurulda “Kooperatifimiz içerisindeki istinat duvarlarının durumunun incelemelerinin yapılıp yapılmaması” konusu gündeme geldiği, görüşüldüğü ve 196 red oya karşın, 153 kabul oyuyla reddedildiği için tüm istinat duvarları için kontroller yaptırılamamıştır. (Bu inceleme için yetkili firmalardan fiyat teklifi alındığı yaklaşık 450.000 TL bedel talep edildiği tutanaklarda geçmektedir)

Bu gibi konuların çözüme ulaşması adına ve yakın zamanda yaşanan deprem risklerinin artışı nedeniyle istinat duvarları ile ilgili çeşitli zamanlarda gözlemler yapılsa da, aniden değişecek koşullara bağlı olarak olumsuz durumların oluşmaması için teknik cihaz ve çeşitli kontrol donanımlarına sahip teknik üniversite gibi kuruluşlara, site genelindeki mevcut istinat duvarlarının statik ve yapısal kontrollerinin belirli periyotlar ile tekrar yaptırılması öngörülmüş, barbakanlardaki akışkanlığı sağlamak amacı ile yeni teknolojilerin araştırılması ve firmalarla görüşmeler sağlanarak duvarları kontrol takibini yapabilecek basit cihazların kullanılabilirliği konusunda araştırmaların yapılmasına karar verilmiştir.

ZEMİN DURUMU HK.

2015 yılı içerisinde alınan zemin etütleri eş zamanlı şekilde her adada 10-20 mt. aralığında değişen sulu sondaj kuyu çalışması yapılmış, bu çalışma kapsamında 92 adet kuyu açılarak çalışmalar tamamlanmıştır. Beykoz Belediyesi’nin ilgili birimlerinin kontrolünde yapılan bu çalışmalar ile ilgili raporlar firma tarafından onaylı ve detaylı olarak Kooperatife teslim edilmiştir.

Bu raporlar kapsamında, sitemiz oldukça sağlam olan kartal formasyonu olarak bilinen şelylerden oluşmaktadır. Üst tabakaları ayrışmış, derine inildikçe ana kaya halinde olan ayrıca ince kumtaşı tabakaları, kalınlıkları değişen andesit damarları bulunmaktadır. Zemin çoğunlukla silt taşı ve kil taşından oluşmaktadır.

Trakya formasyonu yörede ana kayayı temsil etmekte olduğu, Paleozik (Dinansiyen) yaşlı olan bu birim, kumtaşı-kiltaşı-silttaşı birimlerinin ardalanmasından oluşmuştur. Birbirleriyle düşey ve yanal geçişli olarak bulunan birim görünümleriyle ve klastik yapıları ile tipik fasiyesindedir. Tabakalanmaları ince ve orta kalınlıktadır.

İnceleme alanındaki zeminlerde temel sistemini etkileyecek oturma, dönme ve sıvılaşma riski görülmediği tespit edilmiş ve zemin sınıfı ile ilgili aşağıdaki değerler belirlenmiştir.

KONUT DURUMU HK.

Kooperatifimiz 2016 yılında ruhsatların yenilenmesi çalışması kapsamında sitemiz içerisindeki konutların mimari, elektrik, statik ve sair projelerin yeniden hazırlanması, zemin etütlerinin yapılması, binaların dayanıklılığının tespiti işlemlerine sırasıyla yapılmıştır. Bu kapsamda bütün binalarımızdan karot ile beton örnekleri alınmış, demir sayım ve ölçüm işlemleri, kirişlerde sıyırma işlemleri tamamlanmıştır. Villalarda ikiz bina tek ruhsat esasına göre her kattan 3 adet olmak üzere toplam 9 adet karot örneği alınmıştır. Bunun akabinde,

İstanbul Teknik Üniversitesi, Deprem Mühendisliği ve AFET Yönetimi Enstitüsü Müdürlüğünce konutlarımızın performans analizleri ve binaların taşıyıcı sistemi ile ilgili rapor alınmıştır.

Bu rapor kapsamında, betonarme karkas taşıyıcı sisteme sahip binaların yerinde yapılan tespitlerle sonradan yapılan değişiklikler de dikkate alınarak mevcut halinin taşıyıcı sistemi belirlenmiştir. C blok binaların iki farklı tip olarak hesaplar yapılmış, bir kısmı iki bodrumlu bazıları üç bodrumlu olmak üzere performans analizleri hesaplanmıştır.

TDY2007 yönetmeliğinin öngördüğü düzensizlik ve göreli kat yerdeğiştirmeleri kontrollerinin yapıldığı ve sağlandığı hesap çıktılarından anlaşılmaktadır. Ayrıca kolon-kiriş birleşim bölgesi kesme güvenliği koşulu sağlanmakta ve hiçbir kolon gevrek hasar oluşturmadığı belirlenmiştir. Binaların bütün kolonları minimum hasar bölgesinin içinde kaldığı, belirgin hasar bölgesini geçen kiriş oranı ise performans düzeyine karşı gelen değerinin üzerinde olduğu saptanmıştır.

Teknik Müdür

İnş. Müh. A.Emin KUCUR